KÜLTÜR EĞİTİMİ # 2 - İK'DA TEKNOLOJİ ENTEGRASYONUNUN RİSKİ

Geleceğin iş yeri bulutta. Teknoloji, İK alanında yerini son birkaç yılda çoğalttı ve artık İK'da teknolojiyi kullanmanın ötesine geçti. Dijital bir iş olmak zorundasınız. Kurumlar, yetenekleri teknoloji ile çekmek, meşgul etmek ve elde tutmak için yeni bir yol bulmalıdır. Evet, çalışanlar tüm ihtiyaçlarını kolaylaştırmak için kesintisiz, mobil ve kullanımı kolay bir teknolojiye ihtiyaç duyuyorlar, ancak gerçek İK teknoloji entegrasyonu sadece otomasyonla ilgili değil, aynı zamanda üretkenlik ve yenilikçilikle de ilgili.

Deloitte'den Josh Bersin, buna “İş Akışında İK” diyor.

Yapay Zekâ ve analitik kullanımının artması, İK'nın çalışan deneyimini anlamalarına ve geliştirmelerine yardımcı olmada da rol oynuyor. Yine de teknolojinin kullanımıyla şirketler, teknolojik gelişmeleri çalışanlarıyla aralarındaki ilişkiler yerine değil beraber kullanmaya dikkat etmelidir. Mesajlaşma ve üretkenlik uygulamaları iş birliğine ve yeniliğe yardımcı olmalıdır. Kurumlar, çalışanların işlerini ve başarılarını sağlamak için teknolojiyi kullanarak sosyalleşme ve kişisel olarak ağ kurma olanakları sağlamalıdır.

NE YAPABİLİRSİNİZ:

Josh Bersin bize yeni bir podcast'te İK teknolojisinin “iş akışına” yerleştirilmesi gerektiğini söyledi. Bu, örneğin, bir şirketinin aplikasyonuna kayıt yaparak giriş yapmak yerine kayıt eklentilerinin doğru inşa edilmesi gerekiyor. İşbirliği araçlarının çalışanların her gün kullandığı Outlook, Yammer ve Slack gibi programlara entegrasyonu, çalışanların iş akışından ayrılmadan kayıt ve işlem yapabilmelerini sağlayabilir. Ek olarak, teknoloji iş yerindeki kalite etkileşimleri ve ilişkileri kolaylaştırmalı, yerine geçmemelidir. Çalışan deneyimini geliştirmek için teknolojiyi nasıl kullandığınız konusunda akılcı olun ve kişisel sosyalleşme ve etkileşimler için birçok fırsat sağlayın. İnsan Kaynakları alanındaki teknoloji insanları başarıya, kariyerlerine, en iyi taraflarına ve kuruluşa bağlamalıdır.

OCT araştırma yazıları devamı gelecek...